Fransızca kökenli faşizm kelimesi Türkçede gerici, ırkçı, saldırgan bir toplumsal düzen olarak ifade edilir. Faşizm bir yönetme aracıdır. Kapitalist özel mülkiyetin olduğu toplumsal yaşamda her türlü yönetim şekli burjuva diktatörlüğüdür. Bu diktatörlük toplumsal yönetme aracı olarak faşizme de burjuva demokratizmine de bürünebilir. Serbest rekabet hakimiyetinde ki bir toplumsal düzen burjuva demokrasisine, tekelleşmiş kapitalizm ise siyasal gericiliğe tekabül eder. Bu siyasal gericiliğin en üst aşaması faşizmdir.

Faşizm nedir?

Faşizm, iki dünya savaşı arasında ilk olarak İtalya’da iktidara gelmiş siyasi bir ideolojidir. Faşizmde Otoriter ve totaliter bir iktidar anlayışı vardır. İtalya’dan sonra bu ideoloji ispanya,
Portekiz ve Latin Amerika ülkelerindeki iktidarlara örnek olmuştur. İtalya’daki faşizmi Benito Mussolini den ayrı ele almak imkansızdır. Mussolini, sosyalist eğilimlere sahip  bir demircinin oğlu olarak dünyaya gelmiştir Mussolini’nin hayatının bir kısmı savaş karşıtı  bir sosyalist olarak geçmiştir. Hatta Libya savaşı sırasında savaş karşıtı  olması nedeniyle hapis cezası almıştır.

Birinci dünya savaşı başladığı zaman ilk önceleri savaş karşıtı bir tutum sergilemiş fakat bir süre sonra sosyalist parti  ile ilişkisini keserek savaş taraftarı olmuştur. Birinci dünya savaşından sonra İtalya ekonomik  ve siyasi bir buhrana girer. İşçi ve köylü sınıfları ekonomik kriz nedeniyle  kuzey İtalya’daki fabrikaları ele geçirmiştir. Sermaye çevreleri komünizm tehlikesine karşı faşizmi bir koruma aracı olarak görmüşlerdir. Faşist harekette bundan güç alarak, iktidara gelmek için terör ve sindirme eylemlerine girmiştir. İtalya’da faşizm 1922 yılında iktidarı ele geçirmiştir. İtalya’da faşizm iktidara geldiği zaman devleti korporatif niteliğe dönüştürmüştür. Korporatif devletin temelinde birey değil sosyal kuruluşlar vardır.

Faşist devletin özellikleri şöyledir:

  • Birey doğası gereği toplumdan ayrı olamaz.
  • Toplum haricinde bireyin bir değeri olmaz.
  • Bireyin tüm haklarının kaynağı toplumdur.
  • Toplum bireylerden oluşan bir bütün değildir. Toplum Bireylerden oluşan bir yığın değil canlı bir organizma gibi her bireyin birbirine bağlı olduğu bir yapıdadır.

Faşizmde tek tek bireylerin önemi yoktur.  Önemli olan toplumdur. Birey sadece devletin amacına  hizmet eder. Yani bir araçtan farkı yoktur. Bireyin devlete karşı koruyabileceği hiçbir hakkı yoktur.  Birey devlete yaptığı katkı kadar değerlidir. Faşist devlet anlayışında insanlar arasında eşitlikten söz edilemez. Zaten faşizmde önemli olan eşitliği değil bireyler arası eşitsizliği getirmektir. Çünkü herkes devlete aynı oranda fayda sağlamaz.  Bu açıdan faşist devlette bireysel özgürlükten söz edilemez. Özgürlük ortadan kalkar disiplin ve otorite gelir.Faşist devlet bireylerin hayatının her alanına egemen olan otoriter bir devlettir.Devlet izin verdiği kadar birey özgürdür. Bu nedenle faşist devletlerde iktidar sahipleri hem devletihem de hukuku istediği gibi uygulama ve yönetme keyfine sahiptir.

Faşizm ve Almanya'daki nasyonal sosyalizm

Faşizmde ekonomi bir meslek kuruluşu olan korporasyonlarla yönetilir. Korporasyonların özellikleri şöyledir: Korporasyon bir meslek kuruluşudur. Fakat sendikalardan farklı olarak o meslekteki
işçi, patron ve teknikerlerin hepsini kapsar. Yalnızıca tek bir meslek kuruluşu değil birbiriyle  ilişkili birçok meslek grubunu karşılar.  Bir korporasyona üye olmak zorunludur. Korporasyonlar ulusal olmalıdır. Uluslararası olmaz. Bu açıdan sendikalardan farklıdır.  Devletin ekonomik hayata tam hakim olması için bir araçtır.

Faşizmin siyasi yapı anlayışı şöyledir:

Faşist devletler, tek faşist siyasi partilerle yönetilir. Diğer partilerin güçlenmesine izin verilmez. Çünkü diğer partilerin güçlenmesinin istikrara zarar verileceği düşünülür.  Bu nedenle parlamenter sisteme karşıdırlar. Anti demokratik bir ideolojidir. Totaliterdir.  İtalyan Faşizminde parti bir din gibidir. Partiye girmek demek tüm maddi ve maneviyatıylabir bireyin partiye katılması demektir.
Faşist İtalya’da Mussolini demek Devlet demekti. Partinin geleceği ile devletin geleceği birdir.  Hiçbir alanda ve konuda muhalefete yer verilmez. Kuvvetler ayrılığı kabul edilmez. Milliyetçilik ve vatanseverlik sürekli vurgulanır.

İtalya’daki faşizmden etkilenen siyasi hareketler şunlardır:

  • Almanya’daki nasyonal sosyalizm
  • İspanyadaki Falanjist akım
  • Yugoslavya’daki ustaşa hareketi
  • Avusturya faşizmi
  • Arjantin’deki peronizm akımı
  • Japon militarizmi
  • Portekiz’deki salazar rejimi
  • Belçika’daki Reksizm

Faşist iktidarların tarih boyunca yapmış olduğu bazı katliamlar şöyledir:

Mussolini roma imparatorluğunu yeniden canlandırmak iddiasıyla iktidara gelip 400 bin insanın ölümünden sorumludur. ayaklarından asılı bir şekilde sergilenmiştir. Adolf hitler 6 milyonu Yahudi olmak üzere insanın ölmesinin doğrudan sebebidir.  Bir sığınakta intihar etmiştir. Japon faşist general Hideki Tojo Çin ve asya ülkelerinde yapmış olduğu insan katliamıyla tanınır. 8 milyon insanın  katliama neden olan işgallerin tek sorumlusudur. Askeri ceza mahkemesi tarafından suçlu bulunmuştur. Kendini tutuklamaya gelenlere teslim olmamak için intihara teşebbüs etmiştir. Fakat kurtarılmış ve daha sonra asılarak idam edilmiştir.

Eski Yugoslavya devlet başkanı olan Miloseviç Bosna kasabı lakabıyla da anılır. 250 bin insanı kadın, çocuk demeden katletmiştir. Bir hapishane hücresinde sefil hayatı son bulmuştur. İspanyol faşisti general Francisco Franco ülkesindeki iç savaşta 350 bin insanın ölümüne neden olmuştur.

Faşizmi kısaca özetlersek, faşizm:

  • Demokrasi karşıtı
  • İnsan hakları ve bireyciliği hor gören
  • Otoriter anlayışa sahip olan
  • Devletin her alanda sıkı kontrole sahip olduğu
  • Özellikle medyanın kontrol altında olduğu
  • İnsanları tek bir amaçla birleştirmeye zorlayan
  • Toplumdaki tüm sosyal kurumları devlet ideolojisi için
  • yönlendirme aracı olarak kullanan
  • Halkı ceza, mahkeme ve idam korkusuyla bastıran siyasi ideolojidir.
5

Yorum Bırakın

Copyright © 2016. Created by Ne Demek