Mitoloji, tarihi sınıflandırmaların ve efsanelerin bir bütün içerisinde incelenmesi olarak tanımı yapılıyor ve özellikle eski çağda var olduğu sanılan tanırların efsanelerinden oluşuyor.

Efsanelerin doğuşu, nasıl yaşadıkları, nasıl hareket ettikleri, ne gibi mucizelere sahip oldukları gibi efsaneler konu alınıyor ve geçmiş dönemde bunlara inanan büyük bir topluluğun olduğu da biliniyor.

Doğada var olduğu düşünülen efsanevi olayların tümüne verilen ad olarak da tanımı yapılabilir ve şehir efsaneleri olarak da karşımıza çıkar. Özellikle roma döneminde bu efsanelerin çok daha fazla olduğu görülüyor ancak insanların bilim ve ilime yönelmesi ile birlikte bu dönem de kısa süre sonra sona ermiş ve inandırıcılığını da yavaş yavaş yitirmeye başlamıştır.

Mitolojik öykülerine bakarak bir toplumun dünya görüşünü ve tarihsel deneyimlerini anlayabilirsiniz. Bir mitolojik hikaye o toplumun kökenini, başlarına gelmiş  doğa olaylarını, yaşamış olduğu savaşları ve tarihi süreç  içerisinde deneyimledikleri tüm olayları yansıtır. Mitolojilerin yerine getirdiği birçok amaç vardır. Mitolojiler: Evrenin doğasını açıklar. Toplumun üyelerine o kültürde nasıl başarıya ulaşacaklarına dair örnek hayat hikayeleri sunar. Örneğin Oğuz Kağan destanı aslında sıradan bir oğuz boyuna mensup kişiye sahip olması gereken ahlaki özelliklerin örneklerini verir.

Destanda anlatılan Oğuz kağan kendi toplumundaki diğer insanlara uyması gereken bir model olarak sunulur. Mitolojik kahramanlar Olağanüstü yeteneklere sahip olmasına rağmen asla kusursuz değildir. Aslında bu kusurlarında öğretici bir özelliği vardır. Bu kusurlar sayesinde sıradan insanlar kendilerini kahramanların yerine koyar. Eğer mitolojik kahramanlar tamamen kusursuz olsaydı
onlarla kendimiz arasında asla bir özdeşlik kuramazdık. İnsanlar mitolojiler sayesinde kişisel istekleri ile toplumun beklentileri arasındaki ilişkiyi de öğrenir. Bu hikayelerde vurgulanan fikirler oldukça açıktır.

Eğer kendi isteklerinden vazgeçip toplumu kurtarmak için ölümü göze alırlarsa birer kahraman olurlar. Fakat kendi tercihlerini toplumun isteklerinin yerine  koyup bencillik ederlerse belki kendi hayatlarını kurtarabilirler ama ün ve onurlarını kaybederler.

Mısır Mitolojisi

Mısır Mitolojisi

Dünyanın en zengin ve eski mitolojilerinden biri olan mısır mitolojisi  aslında mısır devlet yönetimindeki iktidarın meşruiyet kaynağıydı. Mısır mitolojisinde insanlar ve tanrılar vardır. Fakat bu ikisi arasında iletişimi sağlayan Firavunlardır.  Firavunlar önceleri tanrıların dünyadaki sözcüleri gibiydi. Fakat bir süre sonra tanrıların dünyadaki yansıması oldular.  Firavunların etrafında büyük bir ruhban ve memur sınıfı vardı. Mısırda halkın büyük çoğunluğu yönetimde söz sahibi olmayan  köylüler ve kölelerdi. Bu büyük topluluk aslında ucuz iş gücü demekti. İnternette, Piramitlerin yapımı ile ilgili günümüzde birçok hurafe bilgi  dolaşıyor. Kimi Mısırlıların günümüzde ulaşılmayan bir teknolojiye  sahip olduğunu kimileri ise mısırlıların uzaylılar tarafından yönetildiğini iddia ediyor

Gerçek olan ise, piramitlerde dahil Mısır’da yaratılmış tüm yapılar ucuz iş gücü olarak kullanılan köleler sayesinde yapılmıştır.  Kendinizi firavun yerine koyun. Emrinizde yüzbinlerce köleniz varsa büyük taş bloklarını inşa etmek için uzaylılara ihtiyaç duymazsınız. Bu işçilerin birçoğu piramitleri inşa ederken ya sakat kalıyordu yada salgın hastalıklar veya iş kazaları yüzünden ölüyordu. Üstelik hiçbiri için tazminat ödemeniz bile gerekmiyordu. Çünkü her savaşta köle sayınız sürekli artıyordu.

Mısır mitolojisinin önemli karakterlerinden biri Horus‘tur.  Horus, firavunun başı üzerinde koruyucu bir biçimde  dolaşan bir şahin olarak tasvir edilir. Horus, bazen de göz olarak tasvir edilirdi. Bu gözün hastalıklara şifa verdiğine inanılırdı. Bu gözün, firavunların mumyalandıktan sonra yeniden doğuş sürecinde şifacı olarak yardımcı olacağına inanılırdı Burada ilginç bir bilgi aktarayım. Mumyalanma adeti aslında bir  tedavi yöntemi olarak ortaya çıkmıştır. İlk Firavunlar en meşhur  şifacılarından ölüm için bir şifa bulmasını emretmiştir. Firavun öldükten sonra şifacılar ölüyü mumyalamışlar fakat bu tedavi yönteminin asılar sonra etkisinin olacağına ve ancak o zaman firavunun ölüm denen hastalığı  yenerek şifa bulacağına yeminler etmişlerdir.

İlk önceleri tedavi niyetiyle icat edilen mumyalama adeti sonraları öteki dünyayla ilişkilendirilen mitolojik bir ritüele dönüşmüştür. Mısır mitolojisinde bir diğer önemli karakter mısırın baş tanrısı olan amon ra’dır. Amon bir gece insan kılığına girerek ilk firavunun karısını gebe bıraktığına ve dolayısıyla daha sonraki tüm firavunların atasının Amon olduğuna inanılırdı. Güneşin kendisinin amon ranın yansıma olduğuna dair bir inanışta vardı. . Amon Ra her sabah teknesine biner gökyüzünde bir yolculuk yaparak tekrar ölüler dünyasına gider. Bu anlatı aslında güneşin doğuşu ve batışının tasviridir. Bir diğer mısır mitolojik varlığı Anubis’tir. Çakal başlı olarak  tasvir edilen Anubis, mumyalama işlemlerinde önemli bir figürdür. Çünkü Anubis’in mumyalanan kişilerin ruhlarına  öteki dünyada rehberlik ettiğine inanılırdı.

yunan mitolojisi

Yunan Mitolojisi

Yunan mitolojisinin en önemli karakteri Zeus‘tur.  Babası Kronos’u devirdikten sonra bütün tanrıların kralı olmuştur.  Gök yüzü ve gök gürültüsünün tanrısıdır ayrıca. Mitolojik hikayelerde, İkinci karısı Hera’yı yaptığı çapkınlıklar yüzünden çoğu kez çıldırttığı anlatılır. Zeus bu hikayelerde çoğu kez farklı farklı hayvan figürlerine bürünerek kadınları kaçırtıp ayarttığı anlatılır. Bu nedenle zeus’un herkülde dahil birçok çocuğu olduğuna inanılırdı. Pandoranın kutusu deyimi ile hala dilimizde olan  Pandora ilginç bir başka mitolojik varlıktır. Tanrıların ortak çalışmasıyla yaratılan pandora dünyaya bir kutu ile birlikte gönderilmiştir.

Pandora bu kutuyu dünyada açtığında daha önce dünyada olmayan salgınlar ve hastalıklar dünyaya yayılır. Pandora kutuyu aceleyle kapatmasına karşın artık çok geç kalmıştır. Zeus’un erkek kardeşi ve denizlerin yegane koruyucusu Poseidon’dur.  Fırtına ve depremlerin onun öfkesiyle ortaya çıktığına inanılırdı.  Kendisi hep üç çatallı zıpkınıyla resmedilir. Apollon müzik, şifa ve kehanetlerin yaratıcısıdır.

Daha sonra  Defne ağacına dönüştürülmüş olan Daphne’nin sevgilisidir Güzellik ve aşkın tanrıçası Aphrodite’dir. Birçok heykel ve resimde elindeki kutsal kuşuyla çıplak bir şekilde tasvir edilir. Aşkı temsil etmesine rağmen oldukça karanlık yönleri olan bir figürdür. Kocasını defalarca diğer tanrılar ve insanlarla aldatmıştır. Bu aşk maceraları çoğu kez ölümle sonuçlanan hikayelerdir.

Viking Mitolojisi

Viking mitolojisinin en önemli karakteri şüphesiz Odin’dir.  Etrafında haberci kuzgunları ile tasvir edilen Odin bir savaş tanrısıydı. Odin gözünün birini kaybetmiş bir tanrıdır. Anlatıya göre Odin bir gün bilgelik kuyusunu aramaya koyulur. Bu kuyuyu bulduğunda kuyunun koruyucusu bu sudan içebilmesi için Odinden bir fedakarlık yapmasını ister Odin’de bilgelik suyunu içebilmek için tek gözünü çıkarır. Bu hikaye bilgeliğe ulaşmak için fedakarlığın önemine vurgu yapar.Odinin kadar gök gürlemesinin tanrısı olan thorda önemli bir karakterdir. Elinde çekiciyle hayal edilir.

Hint Mitolojisi

Hint Mitolojisi

Dünyadaki en şanslı mitoloji şüphesiz Hint Mitolojisidir.  Halen Hindistan’da birçok din sayesinde canlılığını korumaktadır. Hint mitolojisinin en önemli karakterlerinden biri İndra’dır.  Baş tanrı olan İndra’ya Hindistan’da hala tapınılmakta ve Çeşitli şenliklerde anılmaktadır Kendisi çok güçlü bir tanrı olmasına karşın sarhoş edici özelliği ile tanınan Soma adlı içkiye oldukça düşkündür. Hint mitolojisinde bir diğer önemli varlık Kali ve urga’dır.
Bu iki kadın tanrıçadan biri olan Kali genellikle mavi renkte tasvir edilir ve çok kolludur. Bugün Hindistan’da çok kollu doğan insan ve hayvanların kutsal sayılmaları bu nedenledir.

Hint mitolojisinde avatarlık kavramı önemlidir.  Mitolojiye göre Tanrı krişna dünya üzerine inek bedenini avatar  olarak kullanarak gelmiştir. Tekrar kendi evrenine gittiğinde avatar olarak kullandığı inekte kutsal ruhtan bazı parçalar kalmıştır. Bu nedenle Hindistanda inekler kutsal kabul edilir. Uzakdoğu Mitolojisi Uzakdoğu mitolojisinin en temel unsurlarından biri Ying ve Yang’tır.  Dünyadaki tüm zıtlıkların bir temsilidir aslında; iyi-kötü, güzel-çirkin-doğum-ölüm, dişi-erkek, Ateş-su birer  Ying ve Yang’tır. Evrende düzen bu zıtlıkların uyumuyla meydana gelir.

Çin Mitolojisi

Çin Mitolojisinin en önemli kavramı şüphesiz ejderhalardır.  Ejderha, imparatorların kudretini temsil eden ölümsüz varlıklardır. Günümüzde Çin’de arkeolojik kazılarla ortaya çıkarılan dinozor kalıntılarının ejderhalara ait olduğuna dair bir inanış vardır. Bu dinozor kemik parçaları şu an Çin’deki karaborsalarda yüksek meblağlara satılıyor. Dinozor kemiklerinin toz haline getirilip içilmesiyle kişilerin şifaya erdiklerine dair yaygın bir inanç var.

Japon Mitolojisi

Japon mitolojisinin en ilginç inanışı evli kayalar mitidir. Japonya’nın Futami kıyısı açıklarında bulunan iki kayanın japon adalarını yaratan karı koca tanrılar olduğuna inanılır. Günümüzde bu iki aya pirinç saplarından yapılmış bir iple birbirine bağlıdır. Bu halatlar senede birkaç defa değiştirilir. Japon mitolojisi ikinci dünya zamanında yüzbinlerce insanın ölümüne neden olmuştur. İkinci dünya savaşı yıllarında Japonlar Şinto dinindeki mitolojik hikâyelerin etkisine fazla kapılmışlardır.

O dönemdeki Japon imparatorunun Japon mitolojisindeki tanrı Amaterasu’nun soyundan gelen bir tanrı olduğuna dair inanış halk arasında oldukça rağbet görüyordu.Japonlar bu mitolojik gazla ikinci dünya savaşına girdiler. Nede olsa Tanrının yanında savaşıyorlardı. Fakat Japonyanın savaştaki büyük hezimeti sonucunda Japon imparatoru 1946 yılında kendisinin tanrı olmadığını ilan ederek  bu statüsünden vazgeçmiştir.

Amerika Mitolojisi

Günümüz Meksika bayrağı ünlü bir Aztek mitolojisini tasvir eder. Bayrak yeşil, beyaz ve kırmızı olmak üzere üç sütundan oluşur.Bayrağın ortasında bir göl bulunur. Bu gölün ortasında ağzında bir yılan tutan kartal figürü vardır. Aztek mitolojisine göre, eski çağlarda Ağzında yılan olan bir kartal azteklere yurt bulmak için tanrı tarafından görevlendirilmiştir Bayraktaki semboller kadim Aztek mitolojisine atıf yapar. Aztek ve Mayalar da tıpkı Mısır gibi piramitler yapmışlardır.

Fakat Mısırlılar piramitleri mezar olarak inşaa ederken, Mayalar ve Aztekler piramitleri kutsal tapınaklar için bir platform olarak kullanırlardı. Ayrıca Cholula Piramidi Mısırın en büyük piramidi olan Gize piramidinden daha büyüktür. Cholula piramidi mayalar tarafından ms 11 ve 13. Yüzyılda inşa edilmiştir. Piramidin 365 basamağı vardır. Bu sayı mayatakviminin 365 gününe denk gelmesini temsil eder.

İnkalarda çocuk kurban etmek doğal bir adetti. Çocuklar yüksek dağ doruklarına çıkarılıp tanrılara kurban edilirdi. Çocukların ölü bedenleri, yüksek kesimde soğuk hava koşullarına  maruz ırakılır ve böylece bedenleri neredeyse  hiç bozulmadan doğal olarak mumyalanırdı. Afrika, Avustralya ve Okyanusya Mitolojisi Afrika mitolojisinin en önemli kavramı Animizdir.  Animizmde doğanın her yerinin ruhlarla dolu olduğuna inanılır.

Ağaçların, nehirlerin ve taşların yani tüm doğanın can taşıdığına inanılır. Doğadaki ruhları temsilen totemler, fetişler ve maskeler yapılır. Fetiş kutsal bir gücü taşıdığına inanılan heykel, taş veya tahta parçasıdır . Dualarda kullanılır. Fetişlerin bulunduğu mekanlardaki kötü ruhları kovduğuna inanılır. Dünyanın en ilginç ve tahlisiz adalarından biri Paskalya adasıdır. Bu adada moai adı verilen ve yaklaşık olarak bindenfazla tahta ve taş heykel vardır.

Adanın ilk yerlileri için doğal kaynaklar ve tabiat yeterliydi. Fakat nüfus giderek artmaya ve ada koşulları giderek zorlaşmaya başladı. . Kaynaklar azaldıkça tanrılara durumun bildirilmesi için adayerlileri taş ve tahtadan heykeller yapıp tanrıları hoşnut etmeye çalıştılar. Fakat bu heykel yapma yarışı adanın doğal kaynaklarının daha  fazla bitmesine neden oldu. Örneğin normal şartlarda heykel yapma yarışı nedeniyle 15-20 senden tükendi.

Tanrıların hoşnutluğu için ve doğal kaynakların artması  için yapılan heykel yapma yarışı sona erdiğinde adada yaşayan nüfus kıtlıktan dolayı %95 oranında azalmıştı. Bu ada insanoğlunun saçma bir inanç uğruna  nasıl yok olabileceğinin en güzel örneğidir. Avustralya’nın en güzel manzaralarından  birini Uluru kayalığı oluşturur. Bu kayalık Aborjinlerin kutsal kabul ettiği bir kayalıktır.
tırmanmak yasaktır.

5

Yorum Bırakın

Copyright © 2016. Created by Ne Demek